Değerli dinleyicilerim.Ben HURRİYET adli gazetenin HAKAN GENCE adli elemanıyla bir soylesi yaptım.Bu söyleşi için vaktim bir hayli alındı.gazetecilik adına gerçekten büyük bir ayıp ve kayıp.Saatlerimi aldılar ve sırf onlara ayıp olmasın diye cevaplandırdığım bir iki gereksiz soruyu sizlere ulaştırdılar.Bu röportaj 2 tam sayfa olacaktı 2 dakikada bir menejerim aranıp rahatsız bile edildi,sıkboğaz ederek röportaj yaptırdılar bana.Ben sizlere bu roprtajın tamamını sunuyorum.Bu roportajın tamamını okuyup HAKAN GENCE denen adama fikirlerinizi mail atın.ben de attım.Dinleyicilerimi ne güzel sorular-cevaplardan mahrum bırakıp saçma salak soruları gazeteye koydugu için bu adama maillerinizi eksik etmeyin.Daha dün bu gazete bana reklam teklifiyle geliyor,bu ürünün reklamını mı yapayım.? böyle adamları da çalıştırmayın yılların gazetesisiniz bu bir rezalet ve resmen sinsilik!…(bana sorulan sorular da yayınlanan sorulardan farklı dikkat edin)Bu yazar kardesin maili de şu: hgence@hurriyet.com.tr
- Nasıl bir hikayeniz var? Müzikle tanışmanız nasıl ve şimdiye kadar yaşadığınız süreci kısaca özetler misiniz… SAGO:Kendimi bildiğimden beri müzikle iç içeyim.Aile yadigarı plakları dinleyerek büyüdüm.Boney M den Suzi Quatro ya,James Brown dan Bob James e,Pink Floy dan Supertramp e kadar onca plak beni büyüttü.Onları birer ninni gibi görüyorum.Çocukluk dönemlerimde sürekli plak ve kaset alırdım.Yıllarca arşiv yaptım,kasetin devrinin kapanmasıyla binlerce kasetimi ne yazıkki çöpe attım.Plaklarıma baktıkça ‘’ne günlerdi’’ diyorum.
- Neden en baştan beri rap müziği seçtiniz? SAGO:Çünkü rap müzik bana dinamik ve sanatsal geliyordu.Ritimsel olarak bana en uygunuydu.Çocukluğumda James Brown’ın bateristi Clyde Stubberfield ın ‘’Funky Drummer’’performansından çok etkilenmiştim.O ritim yıllarca Rap Müziğinde en çok kullanılan sample (alıntı) lardan biri oldu.İlk kez Bambaataa yı izlediğimde Break Dance ile tanıştım.Sanırım Break,HipHop kültürünü sevmemde en büyük etkiye sahip oldu.Mista Robot,Boogaloo Shrimp,Shaba Doo,Mr Wiggles,Poppin Pete gibi kişilerden bir hayli etkilendim.Run DMC nin Raising Hell albümü hayatımın dönüm noktası oldu.Hep öyle bir albüm dinlemek istedim,hep o tür müziği aradım.Sonunda bir baktım ben gerçekten ufak yaşta bir Rap dinleyicisi olmuşum.Tabiiki o dönem içerisinde Modern Talking,Sandra ,CC Catch,Radiorama,Bad Boys Blue gibi isimler ülkemizde çok seviliyordu,heryerde Dj Hakan Gündüz’ün Panoramaları çalınıyordu,çok severim o dönemleri.Hatta Hakan Gündüzün setlerinin hepsini edinmiştim bir ikisinde Kurtis Blow,Jungle Brothers gibi isimler mixlemişti,onları görünce ,dinleyince çok mutlu olurdum.Malum şimdiki gibi albümleri bulmak hayaldi,şarkıya ulaşmak bile büyük meseleydi.O dönemde işin tadını alarak biriktirdim.Muhteşem şarkılar çıkardı.Rap işte o dönemlerden tanıdığım çok eski bir dostum benim.Hala çok samimiyiz.
- Türkiye’de rapin tanınması ve yayılma sürecine baktığınızda bu seçimden dolayı pişmanlık duyduğunuz veya pes etmeyi düşündüğünüz oldu mu? SAGO:En başından beri söylediğim gibi,ülkemizde işin aslı Rap yeni yeni kitleye ulaşıyor.Önceden bizim yapıtlarımız da sertti,hatta itici bulunuyordu.Kullandığımız öğeler de sertti,sözlerimiz de.O dönemde bir gençlik heyecanına kapıldık hepimiz.Hit yapmaktan çok kendimizi tatmin etme yolundaydık.O nedenle bu işin en başında aslında en güzel günlerimizi yaşadık diyebilirim.Böyle bir tatmin söz konusuyken işin pes etme kısmı maalesef söz konusu bile olamıyor.Çünkü amacınız sevdiğiniz işi icra etmek.Kim dinlerse dinlesin yani.Fakat daha sonra işin boyutu değişti.Beni ve benim gibileri dinleyenler sözlerimizden feyzler aldılar,etkilendiler.Bizler de gelişiyorduk,geliştikçe sözlerimiz,lirikalitelerimiz de değişti ve de olgunlaştı.Kimisi yerinde saydı,kimisi gelişti.Kısacası zaman ilerledikçe rapimiz tanındı,tanıtıldı.İlk başta ne kadar iştahlıysam,şimdi de o kadar iştahlıyım.Eğer ben pes etseydim ,pes etmiş olsaydım şu an belki de Türk Rap burada olmazdı.Ümidi kesmek en kolayı,başarıya ulaştıktan sonra ümidi kesmeyi düşündüğün anları gülerek hatırlarsın.
- Rap’i politik bir müzik tarzı olarak biliyoruz. Ama son dönemlerde bu tavır azaldı sanırım. Sizin şarkılarınız içinde buna katılıyor musunuz?
SAGO:1980 ler de derseniz hayli politikti.O zamanın ırkçılık olgusu her şeyi etkilediği gibi müzik türlerini de etkilemişti.1990 larda tüm dünya müziğinde çeşitli kişisel temalar ağırlık buldu.2000 ler ise tamamen eğlenceye dönük lirikalizmin hissedildiği dönemler olarak tarihe geçti.Müzik bu şekilde yön bulurken ,ülkemizde 1995 yılında çıkışını yapan rap aslında 1980 lerdeki o politik görüşü getiriyordu.İnsanlar Türkiye de 1980 lerde dünyanın dinlediği politik rapi 1995 te kendi ülkelerinde kendi lisanlarından dinlediler.Ama dönem değişti.Müzik canlı bir olgu.Sözlerse yaşayan ve değişen insanın hisleri.Artık kişisel temalar ağırlıkta.Dünya rapi eğlence sektörüne hizmet ederken,Türkiyedeki rap de politizmin dışında ilerliyor.İnsanlar özellikle yazılan sözleri hissettikçe ,kendilerini o sözlerde buldukça bu müziğe ısınıyor ve bu müziği sahipleniyor.diğer türlü politikanın ancak politikacıya faydası var müzisyene yok.
- Daha önceki röportajlarınıza baktığımda çok dobra olduğunuz gördüm. Peki sizce rap müzikte iyi ve kötü olan isimler kimler? SAGO:Ben her zaman kendimce doğruyu söyledim.Rap müzikte işini iyi yapanlar bellidir.Bu bana göre değişmez.Halk sever ve dinler.Ben kendi işimden mesulüm.Sözleri gerçeği yansıtan her MC iyidir,yalnız sitiller farklıdır.Ben zaten şimdilerde kimin ne yaptığıyla,hangi albümü çıkardığıyla ya da herhangi bir şeyle ilgilenmiyorum işime bakıyorum.son dönem yapıtlarından ve rap yıldızlarından biyhaberim.İyi yapanları tebrik eder gözlerinden öperim.
- İlk müziğe başladığınız da protest bir tarzınız vardı. Zamanla daha melankolik, acı ve aşk sözleri söyleyen bir Sagopa gördük. Bu değişim neden? SAGO:ilk başlarda eleştirmek istediklerinizi ekeltirirsiniz.Eğer yeni bir MC iseniz mutlaka eleştirirsiniz.Ben bu işi icra etmeye başladığımda biraz politik biraz da serttim.sonraları insanlara kendimi anlatmayı uygun buldum.Çünkü bu bir iç döküş gibiydi.Düşünsene hep başkalarının yanındasın ama kendini boşluyorsun.Nereye kadar ? hem ben politikadan ve siyasetten hiç anlamam.Bir de zamanında üniversite okurken hergün silahlı eylemler,yürüyüşler vs oluyordu.Ben okula hep korkarak gittim.Birgün sınav anında konsantre olmaya çalışırken sınıfları bastılar.giriş ve çıkışlarımız daima sorunluydu.Birçok kez polisle tartıştım.Yani hem okudum hem yoruldum.Aslında kimsenin bunu yapmaya hakkı yoktu.Bu haleti ruhiyeyle 4 sene okudum ve o dönemdeki şarkılarımda hep bunlardan bahsettim çünkü onları yaşadım.Çalışmam ve para kazanmam gerekiyordu kimi zaman okulu boşluyordum,o zaman çok ağırdı benim için.Şimdi de farklı şeyler yaşıyorum.Hayat değişiyor,yazdıklarım da o değişkenlikle yön buluyor.
- Küfür içeren şarkılarınız var. Şarkılardaki bu sözler zamanla yok oldu. Bunun nedeni ne? SAGO:Önceden rapimin ağzı bozuktu.Sonradan içime ilham oldu ‘’böyle yapma ,şöyle yap’’ dediğini duydum birinin.Bu etki bende tepkiye neden oldu.Argoda hala ağırlığım vardır ama küfre gelince ,itici buluyorum.Ben zamanında çok serttim.Artık olgunlaştım.Bu işi Amerikadaki gibi yapmak bir türk için yersiz herhalde bunu anlamak bana yardımcı oldu.Çiçek gibi yaz mis koksun.
- Sizi sert sözlerinizle sevenler hayranlarınızı bu durum nasıl etkiledi. Onları kaybettiniz mi?
SAGO:o dönemde hayranlarımı takmıyordum pek.Ben ilk maskeli balo yu internete tanıtım amaçlı verdiğimde herkes çok şaşırmıştı.O günlerde aynen şu cümleyi yazmıştım yazımda ‘’rap de bir dönemi kapatıp yeni bir dönemi başlatıyorum’’.dediğim gibi oldu.Eski tarzın fanları zamanla bu tarza da kaptırdılar.sonuçta beni seviyorlar onlar ,ben ne yapsam yanımdalar.Hala eski fanlarımdan aşina olduklarımı konserlerimde görürüm ve ‘’ölümüne Sago’’ bayraklarıyla bana destek verirler.Sagopa Kajmer demek böyle bir şey olsa gerek.
- Birçok rap sanatçısı günümüzde pop sanatçılarıyla düet yapıyor. Bu duruma nasıl bakıyorsunuz? Sizide ilerde böyle bir düetle görebilir miyiz? SAGO:Herkesin takibettiği yol farklıdır.Ben kendimi yaptığım iş için yeterli buluyorum.Birileriyle çalışmam için onun o işte iyi olması gerek.Ben o kadar seçiyorum ki hemen hemen hiç kimse yok diyebilirim çalışmak istediğim.Rahmetli Barış Manço keşke yaşasaydı kapısına gidip ona ‘’gönül Dağı’’nı yorumlayalım üstad derdim.Bariş abi haricinde Nur Yoldaşla çalışmak isterdim.Benim hayatımda çok derin bir yeri olan ‘’Saki’’ yi onunla söylemek isterdim.Ben kendimi Pop çerçevesinde görmüyorum.O resme kendimi koyamıyorum.Birçok önemli pop sanatçısı tekliflerle geliyor lakin onları kırmadan geri çevirmeye gayret ediyorum.Eğer birgün tam dişime göre bir melodi bana dinletilirse ve şarkıyı icra edecek kişi hakkıyla bu işi yapanlardan olursa mutlaka bir birliktelik olur.Kapılarımı tam kapamış gibi görünüp ukalalık yapmak da istemiyorum.İşin kalitesine bağlı diyelim.
- Yine bazı rapçiler artık sık sık reklamlarda. Size bu tarz teklifler geliyor mu? Bakışınız nasıl?
SAGO:herkes yolunu kendi çiziyor.Ben bir kez o parayı kazanırım ama o işten sonra her şey biter eskisi gibi olmaz.Reklam bu.Eskitir seni.Sen tanınmak istiyorsan reklam biçilmiş kaftandır.Ama benim gibi ne para ne şöhret umrunda değilse gereksizdir.Bana çok teklif geliyor,kırmadan geri çevirmeye gayret ediyorum.Benim reklamım hayranlarım,sevenlerim.Rapçiler reklamlarda oynayarak rapi tanıtıyorlar mı? Hayır.Rapi ;iyi söz ve kaliteli müzik tanıtır.Orada oynayan rapçi ancak malı tanıtır,ürünü tanıtır.Bana onlarca teklif geliyor,daha önce hiçbir arada görmediğim paralar teklif ediliyor,ama gerek yok.bir lokma bir hırka,tavsiyeye uyanlar tavsiyeyle yaşarlar.
- Cem Yılmaz’la aranızdaki samimiyet nasıl doğdu? Gora filmine müzik yaptınız. Bu bazıları tarafından eleştrilse de daha çok kişiye ulaşmanızı sağladı. Bundan sonra böyle bir projede yine olur musunuz? Keşke ben müziklerini yapsaydım dediğiniz bir film oldu mu? SAGO:sanat bizi tanıştırdı.Profesyonelce iş yaptık.Eleştirenleri biliyorum,bir baltaya sap olamamışlar onların baltaları bir gazete köşesine denk gelen bir kalem olmuş o da bir gün kırılır yanarlar hallerine.Bense yaptığım işlerin ağırlığı oldukça hafiflemem.Zaten beni neden eleştirdiklerini de bilmiyorlar.Yaptığım iş konusunda tek bildikleri şey 50 cent ve Eminem.Be adam yalan yanlış takipçisin hani Bağdat diyorsun.Filmler müziklerle etkili olurlar,hayat bulurlar.Bana film müziği teklifleri,dizi film teklifleri vs geliyor.Bana yakışan neyse onu yaparım.
-
- Nasıl bir hikayeniz var? Müzikle tanışmanız nasıl ve şimdiye kadar yaşadığınız süreci kısaca özetler misiniz… SAGO:Kendimi bildiğimden beri müzikle iç içeyim.Aile yadigarı plakları dinleyerek büyüdüm.Boney M den Suzi Quatro ya,James Brown dan Bob James e,Pink Floy dan Supertramp e kadar onca plak beni büyüttü.Onları birer ninni gibi görüyorum.Çocukluk dönemlerimde sürekli plak ve kaset alırdım.Yıllarca arşiv yaptım,kasetin devrinin kapanmasıyla binlerce kasetimi ne yazıkki çöpe attım.Plaklarıma baktıkça ‘’ne günlerdi’’ diyorum.
- Neden en baştan beri rap müziği seçtiniz? SAGO:Çünkü rap müzik bana dinamik ve sanatsal geliyordu.Ritimsel olarak bana en uygunuydu.Çocukluğumda James Brown’ın bateristi Clyde Stubberfield ın ‘’Funky Drummer’’performansından çok etkilenmiştim.O ritim yıllarca Rap Müziğinde en çok kullanılan sample (alıntı) lardan biri oldu.İlk kez Bambaataa yı izlediğimde Break Dance ile tanıştım.Sanırım Break,HipHop kültürünü sevmemde en büyük etkiye sahip oldu.Mista Robot,Boogaloo Shrimp,Shaba Doo,Mr Wiggles,Poppin Pete gibi kişilerden bir hayli etkilendim.Run DMC nin Raising Hell albümü hayatımın dönüm noktası oldu.Hep öyle bir albüm dinlemek istedim,hep o tür müziği aradım.Sonunda bir baktım ben gerçekten ufak yaşta bir Rap dinleyicisi olmuşum.Tabiiki o dönem içerisinde Modern Talking,Sandra ,CC Catch,Radiorama,Bad Boys Blue gibi isimler ülkemizde çok seviliyordu,heryerde Dj Hakan Gündüz’ün Panoramaları çalınıyordu,çok severim o dönemleri.Hatta Hakan Gündüzün setlerinin hepsini edinmiştim bir ikisinde Kurtis Blow,Jungle Brothers gibi isimler mixlemişti,onları görünce ,dinleyince çok mutlu olurdum.Malum şimdiki gibi albümleri bulmak hayaldi,şarkıya ulaşmak bile büyük meseleydi.O dönemde işin tadını alarak biriktirdim.Muhteşem şarkılar çıkardı.Rap işte o dönemlerden tanıdığım çok eski bir dostum benim.Hala çok samimiyiz.
- Türkiye’de rapin tanınması ve yayılma sürecine baktığınızda bu seçimden dolayı pişmanlık duyduğunuz veya pes etmeyi düşündüğünüz oldu mu? SAGO:En başından beri söylediğim gibi,ülkemizde işin aslı Rap yeni yeni kitleye ulaşıyor.Önceden bizim yapıtlarımız da sertti,hatta itici bulunuyordu.Kullandığımız öğeler de sertti,sözlerimiz de.O dönemde bir gençlik heyecanına kapıldık hepimiz.Hit yapmaktan çok kendimizi tatmin etme yolundaydık.O nedenle bu işin en başında aslında en güzel günlerimizi yaşadık diyebilirim.Böyle bir tatmin söz konusuyken işin pes etme kısmı maalesef söz konusu bile olamıyor.Çünkü amacınız sevdiğiniz işi icra etmek.Kim dinlerse dinlesin yani.Fakat daha sonra işin boyutu değişti.Beni ve benim gibileri dinleyenler sözlerimizden feyzler aldılar,etkilendiler.Bizler de gelişiyorduk,geliştikçe sözlerimiz,lirikalitelerimiz de değişti ve de olgunlaştı.Kimisi yerinde saydı,kimisi gelişti.Kısacası zaman ilerledikçe rapimiz tanındı,tanıtıldı.İlk başta ne kadar iştahlıysam,şimdi de o kadar iştahlıyım.Eğer ben pes etseydim ,pes etmiş olsaydım şu an belki de Türk Rap burada olmazdı.Ümidi kesmek en kolayı,başarıya ulaştıktan sonra ümidi kesmeyi düşündüğün anları gülerek hatırlarsın.
- Rap’i politik bir müzik tarzı olarak biliyoruz. Ama son dönemlerde bu tavır azaldı sanırım. Sizin şarkılarınız içinde buna katılıyor musunuz?
SAGO:1980 ler de derseniz hayli politikti.O zamanın ırkçılık olgusu her şeyi etkilediği gibi müzik türlerini de etkilemişti.1990 larda tüm dünya müziğinde çeşitli kişisel temalar ağırlık buldu.2000 ler ise tamamen eğlenceye dönük lirikalizmin hissedildiği dönemler olarak tarihe geçti.Müzik bu şekilde yön bulurken ,ülkemizde 1995 yılında çıkışını yapan rap aslında 1980 lerdeki o politik görüşü getiriyordu.İnsanlar Türkiye de 1980 lerde dünyanın dinlediği politik rapi 1995 te kendi ülkelerinde kendi lisanlarından dinlediler.Ama dönem değişti.Müzik canlı bir olgu.Sözlerse yaşayan ve değişen insanın hisleri.Artık kişisel temalar ağırlıkta.Dünya rapi eğlence sektörüne hizmet ederken,Türkiyedeki rap de politizmin dışında ilerliyor.İnsanlar özellikle yazılan sözleri hissettikçe ,kendilerini o sözlerde buldukça bu müziğe ısınıyor ve bu müziği sahipleniyor.diğer türlü politikanın ancak politikacıya faydası var müzisyene yok.
- Daha önceki röportajlarınıza baktığımda çok dobra olduğunuz gördüm. Peki sizce rap müzikte iyi ve kötü olan isimler kimler? SAGO:Ben her zaman kendimce doğruyu söyledim.Rap müzikte işini iyi yapanlar bellidir.Bu bana göre değişmez.Halk sever ve dinler.Ben kendi işimden mesulüm.Sözleri gerçeği yansıtan her MC iyidir,yalnız sitiller farklıdır.Ben zaten şimdilerde kimin ne yaptığıyla,hangi albümü çıkardığıyla ya da herhangi bir şeyle ilgilenmiyorum işime bakıyorum.son dönem yapıtlarından ve rap yıldızlarından biyhaberim.İyi yapanları tebrik eder gözlerinden öperim.
- İlk müziğe başladığınız da protest bir tarzınız vardı. Zamanla daha melankolik, acı ve aşk sözleri söyleyen bir Sagopa gördük. Bu değişim neden? SAGO:ilk başlarda eleştirmek istediklerinizi ekeltirirsiniz.Eğer yeni bir MC iseniz mutlaka eleştirirsiniz.Ben bu işi icra etmeye başladığımda biraz politik biraz da serttim.sonraları insanlara kendimi anlatmayı uygun buldum.Çünkü bu bir iç döküş gibiydi.Düşünsene hep başkalarının yanındasın ama kendini boşluyorsun.Nereye kadar ? hem ben politikadan ve siyasetten hiç anlamam.Bir de zamanında üniversite okurken hergün silahlı eylemler,yürüyüşler vs oluyordu.Ben okula hep korkarak gittim.Birgün sınav anında konsantre olmaya çalışırken sınıfları bastılar.giriş ve çıkışlarımız daima sorunluydu.Birçok kez polisle tartıştım.Yani hem okudum hem yoruldum.Aslında kimsenin bunu yapmaya hakkı yoktu.Bu haleti ruhiyeyle 4 sene okudum ve o dönemdeki şarkılarımda hep bunlardan bahsettim çünkü onları yaşadım.Çalışmam ve para kazanmam gerekiyordu kimi zaman okulu boşluyordum,o zaman çok ağırdı benim için.Şimdi de farklı şeyler yaşıyorum.Hayat değişiyor,yazdıklarım da o değişkenlikle yön buluyor.
- Küfür içeren şarkılarınız var. Şarkılardaki bu sözler zamanla yok oldu. Bunun nedeni ne? SAGO:Önceden rapimin ağzı bozuktu.Sonradan içime ilham oldu ‘’böyle yapma ,şöyle yap’’ dediğini duydum birinin.Bu etki bende tepkiye neden oldu.Argoda hala ağırlığım vardır ama küfre gelince ,itici buluyorum.Ben zamanında çok serttim.Artık olgunlaştım.Bu işi Amerikadaki gibi yapmak bir türk için yersiz herhalde bunu anlamak bana yardımcı oldu.Çiçek gibi yaz mis koksun.
- Sizi sert sözlerinizle sevenler hayranlarınızı bu durum nasıl etkiledi. Onları kaybettiniz mi?
SAGO:o dönemde hayranlarımı takmıyordum pek.Ben ilk maskeli balo yu internete tanıtım amaçlı verdiğimde herkes çok şaşırmıştı.O günlerde aynen şu cümleyi yazmıştım yazımda ‘’rap de bir dönemi kapatıp yeni bir dönemi başlatıyorum’’.dediğim gibi oldu.Eski tarzın fanları zamanla bu tarza da kaptırdılar.sonuçta beni seviyorlar onlar ,ben ne yapsam yanımdalar.Hala eski fanlarımdan aşina olduklarımı konserlerimde görürüm ve ‘’ölümüne Sago’’ bayraklarıyla bana destek verirler.Sagopa Kajmer demek böyle bir şey olsa gerek.
- Birçok rap sanatçısı günümüzde pop sanatçılarıyla düet yapıyor. Bu duruma nasıl bakıyorsunuz? Sizide ilerde böyle bir düetle görebilir miyiz? SAGO:Herkesin takibettiği yol farklıdır.Ben kendimi yaptığım iş için yeterli buluyorum.Birileriyle çalışmam için onun o işte iyi olması gerek.Ben o kadar seçiyorum ki hemen hemen hiç kimse yok diyebilirim çalışmak istediğim.Rahmetli Barış Manço keşke yaşasaydı kapısına gidip ona ‘’gönül Dağı’’nı yorumlayalım üstad derdim.Bariş abi haricinde Nur Yoldaşla çalışmak isterdim.Benim hayatımda çok derin bir yeri olan ‘’Saki’’ yi onunla söylemek isterdim.Ben kendimi Pop çerçevesinde görmüyorum.O resme kendimi koyamıyorum.Birçok önemli pop sanatçısı tekliflerle geliyor lakin onları kırmadan geri çevirmeye gayret ediyorum.Eğer birgün tam dişime göre bir melodi bana dinletilirse ve şarkıyı icra edecek kişi hakkıyla bu işi yapanlardan olursa mutlaka bir birliktelik olur.Kapılarımı tam kapamış gibi görünüp ukalalık yapmak da istemiyorum.İşin kalitesine bağlı diyelim.
- Yine bazı rapçiler artık sık sık reklamlarda. Size bu tarz teklifler geliyor mu? Bakışınız nasıl?
SAGO:herkes yolunu kendi çiziyor.Ben bir kez o parayı kazanırım ama o işten sonra her şey biter eskisi gibi olmaz.Reklam bu.Eskitir seni.Sen tanınmak istiyorsan reklam biçilmiş kaftandır.Ama benim gibi ne para ne şöhret umrunda değilse gereksizdir.Bana çok teklif geliyor,kırmadan geri çevirmeye gayret ediyorum.Benim reklamım hayranlarım,sevenlerim.Rapçiler reklamlarda oynayarak rapi tanıtıyorlar mı? Hayır.Rapi ;iyi söz ve kaliteli müzik tanıtır.Orada oynayan rapçi ancak malı tanıtır,ürünü tanıtır.Bana onlarca teklif geliyor,daha önce hiçbir arada görmediğim paralar teklif ediliyor,ama gerek yok.bir lokma bir hırka,tavsiyeye uyanlar tavsiyeyle yaşarlar.
- Cem Yılmaz’la aranızdaki samimiyet nasıl doğdu? Gora filmine müzik yaptınız. Bu bazıları tarafından eleştrilse de daha çok kişiye ulaşmanızı sağladı. Bundan sonra böyle bir projede yine olur musunuz? Keşke ben müziklerini yapsaydım dediğiniz bir film oldu mu? SAGO:sanat bizi tanıştırdı.Profesyonelce iş yaptık.Eleştirenleri biliyorum,bir baltaya sap olamamışlar onların baltaları bir gazete köşesine denk gelen bir kalem olmuş o da bir gün kırılır yanarlar hallerine.Bense yaptığım işlerin ağırlığı oldukça hafiflemem.Zaten beni neden eleştirdiklerini de bilmiyorlar.Yaptığım iş konusunda tek bildikleri şey 50 cent ve Eminem.Be adam yalan yanlış takipçisin hani Bağdat diyorsun.Filmler müziklerle etkili olurlar,hayat bulurlar.Bana film müziği teklifleri,dizi film teklifleri vs geliyor.Bana yakışan neyse onu yaparım.
-