Tılsım ft Cakota - Adını Sen Koy
TILSIM
Dağılmışsın ,karartı gibi yansıyor siluet
Her yanından akıyor pişmanlık denen gerçekle yüzleş
Ben ağzımı bozamam git aynanla küfürleş
Duygu soykırımcısı sen ,sayende ben oldum keş
Aşinayım kalleşliğine hadi gel yine yaramı deş
Refleks oldu güwensizliğim
Kendinle öwün senin eserin
İçim kor alew , tılsımın teni serin
Yaylım ateşinde kaldı henüz cenindi hislerim
Kendi kendine konuşan deliyim
Nedense ben ölümüne koştuğunu göremedim
Yollarım tenhaydı,boşluğunu izledimm
CAKOTA
Dağıldım, ışığa vuramaz oldu o siluet, gözlerine gönül verdim silindi ubuset,
Pişmanım, senden gittiğine pişman bu ceset, halvet halinden sindi ruhumu kabzet.
Sayemde neden olasın keş, ey aşk senden vefa bekler Cakota, ki biçare keş mi keş,
Ben aynada duygu sömürüsü sen vaatlerinle küfürleş, deş yaramı hislerime yerleş.
TILSIM
Koyu kızıl saçlarımı Cakota için taradım
Zihnimin derinliğinde wazgeçilmez sewdamdın
Seni umdum,ihanet buldum,umduğumdan utandım
Aşk masalımdaki en kötü karakter sen
Yollarını gözlerim tuttu mesken
Hüküm giydim yalnızlığı yaşamalıyım yekten
Firariyim,duygu sefili utanıyorum sewgimden
CAKOTA
Şahlandı düzine düzine bu günkü gariban,ölümüne koştum senin yolunda her zaman.
Ufukta açık nur, karanlıkta humma o an, gözlere ürperten yepyeni muamma devran.
Uçuşuyor kuşlar senin yüzünden şaşkın ve elemli,hicranlı ruha daldım sensiz yine belli,
Sineler dertli, elemsiz düşlerin halvetiyse o eli, sensiz geçen anımın kazası sinemde telli.
TILSIM
Ne çokça zaman arz etti tılsım,nede tek taş pırlanta
Çok gördüğün ,2 çift söz we sewgiydi 1 damla
Kadehindeki kanımlaydın en romantik anında
Lanetlendi bi cadı kazanında aşkımın adı Cakota
Yerleşmektense göçebe gezerim Cakota sahte hislerin
CAKOTA
Tenin için cemi cümleyi yaktım Ey vefasız sevgili, ellerim tutamadı bir türlü o eli,
Değişmedim, gitmedim yine sendeyim gör artık Ey sevgili, ver elini gidelim aşalım seli.
Sen kendine anlat Cako’da ki aşkı Tılsım, yaram derin idrakı boş o bendeki asım,
Tılsım aşkım, Tılsım sevdam, Tılsım yaramı deşen tek mecram, Ocak gibi soğuk Kasım.
TILSIM
Kendime anlatmam aşk dediğin balçığı, ezer geçerim
En sıcak zamanda gözyaşlarımla serinledin
Tılsım'ın büyüsü sarsın seni aşık ol yine beklerim
Aşkın hakkını wer senle ölümüne giderim
Ewet bi parça serseriyim tutamam konuşur dilim.
Adının karşılığı kötü bi şaka lugatımda
Cako'yu sordular bana dedim o büyük bi kaza
Benden gidişler tek yönlü dönemezsin kalbiimden çıkınca
Tılsım gururu baş tacı yapar,esir olsada ruhuna.
CAKOTA
Sen hala zihnimin derinliğinde vazgeçilmez sevdamsın, kanayan yaramsın,
Solmayacaksın o aşkın bitmeyecek bir sevdanın, dinmeyecek en kor adısın,
Hislerim sahte değil, ecnebi kelamlarla yürümez bu Aşk gel önünde eğil,
Hıncınla değil, yüreğinle gel tarafımdan sevil, Ey aşk İstanbul aldı adını tek il.
Yılları gam üstüne gam seçenlere bu bayram, geleceğe selam, feyz olur ani mecram,
Sensizken kalmadı hiç havam, inine gizlendi esrarı ceddine saklansa dahi makam.
TILSIM
Dağılmışsın ,karartı gibi yansıyor siluet
Her yanından akıyor pişmanlık denen gerçekle yüzleş
Ben ağzımı bozamam git aynanla küfürleş
Duygu soykırımcısı sen ,sayende ben oldum keş
Aşinayım kalleşliğine hadi gel yine yaramı deş
Refleks oldu güwensizliğim
Kendinle öwün senin eserin
İçim kor alew , tılsımın teni serin
Yaylım ateşinde kaldı henüz cenindi hislerim
Kendi kendine konuşan deliyim
Nedense ben ölümüne koştuğunu göremedim
Yollarım tenhaydı,boşluğunu izledimm
CAKOTA
Dağıldım, ışığa vuramaz oldu o siluet, gözlerine gönül verdim silindi ubuset,
Pişmanım, senden gittiğine pişman bu ceset, halvet halinden sindi ruhumu kabzet.
Sayemde neden olasın keş, ey aşk senden vefa bekler Cakota, ki biçare keş mi keş,
Ben aynada duygu sömürüsü sen vaatlerinle küfürleş, deş yaramı hislerime yerleş.
TILSIM
Koyu kızıl saçlarımı Cakota için taradım
Zihnimin derinliğinde wazgeçilmez sewdamdın
Seni umdum,ihanet buldum,umduğumdan utandım
Aşk masalımdaki en kötü karakter sen
Yollarını gözlerim tuttu mesken
Hüküm giydim yalnızlığı yaşamalıyım yekten
Firariyim,duygu sefili utanıyorum sewgimden
CAKOTA
Şahlandı düzine düzine bu günkü gariban,ölümüne koştum senin yolunda her zaman.
Ufukta açık nur, karanlıkta humma o an, gözlere ürperten yepyeni muamma devran.
Uçuşuyor kuşlar senin yüzünden şaşkın ve elemli,hicranlı ruha daldım sensiz yine belli,
Sineler dertli, elemsiz düşlerin halvetiyse o eli, sensiz geçen anımın kazası sinemde telli.
TILSIM
Ne çokça zaman arz etti tılsım,nede tek taş pırlanta
Çok gördüğün ,2 çift söz we sewgiydi 1 damla
Kadehindeki kanımlaydın en romantik anında
Lanetlendi bi cadı kazanında aşkımın adı Cakota
Yerleşmektense göçebe gezerim Cakota sahte hislerin
CAKOTA
Tenin için cemi cümleyi yaktım Ey vefasız sevgili, ellerim tutamadı bir türlü o eli,
Değişmedim, gitmedim yine sendeyim gör artık Ey sevgili, ver elini gidelim aşalım seli.
Sen kendine anlat Cako’da ki aşkı Tılsım, yaram derin idrakı boş o bendeki asım,
Tılsım aşkım, Tılsım sevdam, Tılsım yaramı deşen tek mecram, Ocak gibi soğuk Kasım.
TILSIM
Kendime anlatmam aşk dediğin balçığı, ezer geçerim
En sıcak zamanda gözyaşlarımla serinledin
Tılsım'ın büyüsü sarsın seni aşık ol yine beklerim
Aşkın hakkını wer senle ölümüne giderim
Ewet bi parça serseriyim tutamam konuşur dilim.
Adının karşılığı kötü bi şaka lugatımda
Cako'yu sordular bana dedim o büyük bi kaza
Benden gidişler tek yönlü dönemezsin kalbiimden çıkınca
Tılsım gururu baş tacı yapar,esir olsada ruhuna.
CAKOTA
Sen hala zihnimin derinliğinde vazgeçilmez sevdamsın, kanayan yaramsın,
Solmayacaksın o aşkın bitmeyecek bir sevdanın, dinmeyecek en kor adısın,
Hislerim sahte değil, ecnebi kelamlarla yürümez bu Aşk gel önünde eğil,
Hıncınla değil, yüreğinle gel tarafımdan sevil, Ey aşk İstanbul aldı adını tek il.
Yılları gam üstüne gam seçenlere bu bayram, geleceğe selam, feyz olur ani mecram,
Sensizken kalmadı hiç havam, inine gizlendi esrarı ceddine saklansa dahi makam.